İsrail’in bir an önce uyarıları dikkate almasını bekliyoruz

Bakan Fidan, Gürcistan Dışişleri Bakanı İlia Darçiaşvili ile Bakanlık’taki görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.

Fidan, Türkiye-Gürcistan ilişkilerinin ekonomik ayağını daha da ileri götürmek için her iki tarafın da elinden geleni yaptığını ve iş insanlarının olağanüstü performans sergilediğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Mısır’a gerçekleştirdiği ziyaretin “tarihi bir ziyaret” olduğunu aktaran Fidan, bunun, iki ülke arasında hem ikili hem de bölgesel ilişkilerin niteliğini, olumlu yönde derinden etkileyen bir ziyaret olduğunu belirtti.

Fidan, Mısır-Türkiye arasında ekonomik, bölgesel ve savunma sanayisindeki ilişkilerin ön plana çıktığını, liderlerin bu konuda her türlü adımı beraber atma, yoğun bir şekilde çalışma konusunda kararlılıklarını ve iradelerini ortaya koyduğunu bildirdi.

“Özellikle geçtiğimiz yıllarda ihmal edilen ikili ilişkilerdeki alanlardaki açıkların bir an önce kapatılmasını konusunda iki lider tarafından büyük bir irade ortaya kondu. Biz bu olumlu iradenin bölgeye ve bölge istikrarına son derece ciddi katkılarının olacağını öngörüyoruz şimdiden.” diyen Fidan, Gazze meselesi, Filistin-İsrail barışı ve Filistin devletinin kurulması meselesinin de çok yoğun tartışılan bir konu olduğunu aktardı.

Fidan, Libya konusunda da yakından çalışılması gerektiği hususunda Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi’nin prensip kararında mutabık kaldığını belirterek şöyle devam etti:

“Öteden beri zaten Mısır’ın hem diplomasi hem istihbari kurumlarıyla karşılıklı bu konuda görüş alışverişlerimiz oluyordu ama Libya’ya daha fazla nasıl olumlu katkı görebiliriz, karşılıklı görüş alışverişinde bulunuldu. Afrika’da çatışmaların önlenmesi konusunda genel bir mutabakat var. Başta Sudan olmak üzere, iki ülkenin yakından çalışabileceği buradaki çatışmaların durdurulması sona erdirilmesi konusunda ne türden bir yaklaşım sergilenebilir, ona da değinildi. Aynı zamanda Somali’nin son günlerde biraz tartışmaya açılan detayına da girmek istemediğim toprak bütünlüğüyle ilgili problemler var. İki ülke bu konuda kendi ortak yaklaşımlarının benzerliği üzerinden nasıl bir ortak hareket tarzı geliştirir, bu konuyu da görüşme imkanları oldu liderler arasında.”

Bakan Fidan, son günlerde 2 milyona yakın Filistinlinin Gazze’nin güneyinde Refah bölgesine sıkıştırmasıyla çok yeni ve daha önce eşi benzeri görülmemiş bir dram seviyesine, trajedi seviyesine ulaşıldığını belirterek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Mısır ziyareti öncesinde Dubai’de olduğunu, bu kapsamda bölge liderleriyle görüşme imkanı olduğunu söyledi.

– “İSRAİL’İN BİR AN ÖNCE BU UYARILARI DİKKATE ALMASINI DA BEKLİYORUZ”

Fidan, Mısır’da da bu konunun gündeme geldiğini belirterek şunları kaydetti:

“Şu anda Refah bölgesi ağırlıklı olarak havadan bombalanmakta. Bölgeye yapılacak bir karadan müdahalenin daha fazla sivil katliamına ve kaybına yol açacağı konusunda uluslararası camia tek ses olmuş durumda. Bütün ülkeler bütün siyasi liderler teker teker beyanatlarda bulunuyorlar ve İsrail’e uyarı veriyorlar. Yani özellikle Refah bölgesine bir saldırı olmaması, artık dayanacak hiçbir gücü kalmamış aç ve sefil durumda olan sivil nüfusun daha fazla baskı altına ve katliama maruz bırakılmaması konusunda çok ciddi uyarılar var. İsrail’in bir an önce bu uyarıları dikkate almasını da bekliyoruz.

Özellikle Uluslararası Adalet Divanının almış olduğu ihtiyati tedbir kararının bir an önce uygulanması, bu konuda elzemdir diye düşünüyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mısır’da Gazze’ye ilişkin devam eden ateşkes görüşmeleriyle ilgili de bilgi aldığını, oradaki kendi gözlemlerini ve yorumlarını da aktardığını belirten Fidan, taraflar arasında Mısır’ın ve Katar’ın kolaylaştırıcı ve arabuluculuğuyla bir ateşkes sürecinin devam ettiğini fakat henüz bir anlaşmaya ulaşılamadığını ve bunun için çalışmaların sürdüğünü kaydetti.

Fidan, “Bunun bir an önce hayata geçmesini ve özellikle insan katliamının bir an önce durmasını, Filistinli kardeşlerimizin başta kuzeydeki evler olmak üzere bütün yerlerinden edilmiş kardeşlerimizin yerlerine dönmesini umut ediyoruz.” dedi.

Bakan Fidan, Gürcistan’ın Türkiye için önemli bir komşu ve stratejik ortak, coğrafi konumuyla enerji ve ulaştırma projelerinde de önemli bir paydaş olduğunu vurguladı.

İki ülke arasında tarihi, insani ve kültürel bağlara dayanan, özellikle siyasi ve ekonomik alanlarda güçlü ilişkilerin bulunduğunu ifade eden Fidan, “Geçen yıl yaşadığımız deprem felaketinde yardım ve kurtarma ekibi gönderen ilk ülkelerden birisi Gürcistan olmuştur. Bu vesileyle Sayın Bakan’a bir kez daha bu insani dayanışmaları için teşekkür etmek istiyorum.” diye konuştu.

Fidan, Türkiye-Gürcistan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyinin (YDSK) müteakip toplantısının hazırlıklarını da görüştüklerini belirterek, “Son 15 yıldır Gürcistan’ın en büyük ticaret ortağıyız. Daha önce belirlenen 3 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefine geçen yıl itibarıyla bildiğiniz gibi ulaşmıştık. Şimdi yeni hedef 5 milyar dolar. Buna ulaşmak için de neler yapabiliriz, bunları görüştük.” dedi.

Bakan Fidan, Karma Ekonomik Konseyinin (KEK) bir sonraki toplantısının en kısa sürede yapılması konusundaki talebin, Gürcistanlı mevkidaşına iletildiğini aktardı.

Ahıska Türklerinin yaşadığı sürgünün 80. yıl dönümü olduğunu belirten Fidan, Gürcistanlı mevkidaşıyla anma etkinliklerinin de ele alındığını söyledi.

Fidan, “Ahıskalı soydaşlarımızın Gürcistan’daki vatanlarına geri dönüşleri konusunda kendilerinden beklediğimiz desteği bir kez daha yineledim.” diyerek, Darçiaşvili’nin de bu konuda ülkesinin yasal mevzuat çalışmalarını ve hükümet olarak yapıcı tutumlarını kendisiyle paylaştığını dile getirdi.

Bakan ile Gürcistan’ın Abhazya ve Güney Osetya bölgelerindeki gelişmeleri de değerlendirdiklerini anlatan Fidan, “Bu bölgelerdeki sorunların Gürcistan’ın egemenliği, toprak bütünlüğü ve uluslararası tanınmış sınırlar çerçevesinde çözümünü savunuyoruz. Bu konudaki kararlı tutumumuzu bugün bir kez daha teyit ettik. Sorunların çözümüne Türkiye’nin yapabileceği katkıları da konuşma imkanımız oldu.” şeklinde konuştu.

Fidan, Gürcistanlı mevkidaşıyla Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki barış sürecini de ele aldıklarını söyleyerek, “Bölgenin bir an önce istikrara kavuşması konusundaki arzumuzu ve yapıcı pozisyonumuzu yineledik.” dedi.

Karadeniz’in güvenliğinin de görüşüldüğünü belirten Fidan, bu konunun “iki ülke için sadece bir işbirliği alanı değil aynı zamanda yaşamsal bir hayati çıkar alanı olduğu” görüşünün teyit edildiğini vurguladı.

Fidan, Rusya-Ukrayna Savaşı konusunda da Gürcistanlı mevkidaşıyla görüştüklerini kaydederek, “Ukrayna’nın toprak bütünlüğü ve egemenliğine desteğimizi karşılıklı olarak bir kez daha vurguladık. Bu savaşın uluslararası hukuk temelinde adil bir barışla sona erdirilmesi için neler yapılabileceği hakkında fikir alışverişinde bulunduk.” diye konuştu.

– “İSRAİL’İN HAK ETTİĞİ CEZAYA BİR AN ÖNCE ÇARPTIRILMASININ MÜCADELESİNİ VERMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Mısır ziyareti, Gazze’deki durum ve Refah kentine saldırılara ilişkin soruyu yanıtlayan Fidan, Türkiye’nin Gazze’ye yardım konusunda elinden geleni büyük bir hassasiyetle ve dikkatle yaptığını belirterek, Mısır’a verdiği destek için teşekkür etti.

Türk Kızılayı, AFAD ve sivil toplum örgütlerinin Bakanlık koordinesinde bölgede “muazzam bir insani yardım faaliyeti” içinde olduklarını kaydeden Fidan, “Maalesef Refah’tan içeriye alınabilen günlük yardım miktarı sınırlı olduğu için istediğimiz miktarda veya gönderdiğimiz miktara denk düşebilen bir orantıda içeriye yardım giremiyor.” dedi.

Fidan, Türkiye’nin Refah’tan içeriye alınan yardımları arttırmanın yolları konusunda uluslararası toplumla beraber çalıştığına dikkati çekerek, “Önümüzdeki iki hafta içerisinde çok önemli 3 tane uluslararası platformda görüşmeler olacak. Bunların hiç şüphesiz ki bir numaralı maddesi Gazze meselesi olacak.” şeklinde konuştu.

Bakan Fidan, 16-18 Şubat’ta Almanya’nın Münih kentinde Münih Güvenlik Konferansı’nın düzenleneceğini belirterek, Türkiye’nin de katılacağını ve Gazze konusundaki gelişmelerin, küresel ve bölgesel güvenliğe olumsuz etkilerinin ciddi şekilde gündeme getirileceğini söyledi.

Ayrıca, Brezilya’nın Rio De Janeiro kentinde G20 Dışişleri Bakanları Toplantısı ve ardından 1-3 Mart’ta Antalya Diplomasi Forumu’nun düzenleneceğini kaydeden Fidan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bu önümüzdeki iki hafta içerisinde çok yoğun bir şekilde Türkiye olarak, diğer benzer düşüncede olduğumuz kardeş ve dost ülkelerle beraber yoğun bir diplomasi faaliyeti içerisinde olmaya devam edeceğiz. Diplomasinin bütün sınırlarını son limitine kadar kullanarak bu vahşetin bir an önce durmasının, İsrail’in sadece insanlık vicdanında lekelenmekle kalmayıp aynı zamanda hak ettiği cezaya bir an önce çarptırılmasının mücadelesini vermeye devam edeceğiz.”

Yorum yapın