GAZZE’DEKİ DURUM
Gazze’de gerçekleştirilen “katliamların” yürekleri yaktığını belirten Serim, bu konuda bölge ülkeleri ile işbirliğini derinleştirmenin önemine dikkati çekti.
Serim, Gazze’deki “zulüm karşısında sessiz kalınmadığını ve kalınmayacağının” dünyaya ilan edildiğini söyleyerek, “Filistin davası, öteden beri hepimizin ortak paydasıdır. Bu bağlamda Filistinli kardeşlerimizi asla yalnız bırakmayacağız.” diye konuştu.
Gazze’de akan kanın durdurulması gerektiğini vurgulayan Serim, çatışmaların Lübnan ile tüm bölgeye yayılmasının önlenmesi gerektiğini belirtti.
Serim, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde (BMGK) 10 Haziran’da kabul edilen Gazze’de ateşkes sağlanmasına yönelik kararın, Gazze’deki katliamın sona erdirilmesi açısından önemli bir adım olduğu değerlendirmesinde bulundu.
Uluslararası Adalet Divanının (UAD), İsrail’in Refah’a yönelik saldırılarını durdurması ve Refah sınır kapısını insani yardımlara açmasına yönelik kararının da memnuniyetle karşılandığını kaydeden Serim, Filistin’e desteğin devam edeceğine işaret etti.
Serim, İsrail işgalinin durdurulmasını ve iki devletli çözüm için çalışılacağını vurgulayarak, Türkiye’nin, yapılan arabuluculuk çabalarını takdirle karşıladığını söyledi. Bu çabalara katkının devam edeceğinin altını çizen Serim, devlete sahip olmanın Filistin halkının en doğal hakkı olduğunu kaydetti.