ABD üs saldırısına bombardımanla yanıt verdi

ABD Başkanı Joe Biden, 28 Ocak’ta Suriye-Ürdün sınırındaki Amerikan üssüne düzenlenen saldırıya ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Biden, 3 ABD askerinin öldüğü saldırının İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) destekli milis gruplarca gerçekleştirildiğini savundu ve söz konusu askerlerin cenaze törenine henüz katıldığını belirtti.

Bu saldırıya verecekleri karşılık konusunda, “Bu öğleden (dün) sonra benim talimatımla ABD ordusu, Suriye ve Irak’taki DMO ve ona bağlı milis gruplara ait hedefleri vurdu. Saldırıya bugün karşılık vermeye başladık, bu karşılık bizim seçtiğimiz zaman ve mekanlarda devam edecek.” ifadelerini kullandı.

ABD’nin Ortadoğu’da askeri bir çatışma peşinde olmadığını kaydeden Biden, bununla birlikte Amerikan askerlerini hedef alanlara karşılık vereceklerini vurguladı.

85 hedef vuruldu

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı, üs saldırısına karşılık olarak Irak ve Suriye’de İran Devrim Muhafızları Ordusuna ait hedeflere yönelik hava saldırıları düzenlediğini duyurdu.

CENTCOM tarafından yapılan yazılı açıklamada, Suriye ve Irak’ta İran devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü ile bağlı milis gruplara ait en az 85 hedefin hava saldırısıyla vurulduğu bildirildi.

Saldırılarda ABD’den havalanan uzun menzilli bombardıman uçaklarının da yer aldığı ve 125’ten fazla güdümlü bombanın kullanıldığı belirtilen açıklamada, hedeflenen bölgelerde kumanda ve kontrol merkezlerinin, roket ve füzeler ile insansız hava araçlarının vurulduğu ifade edildi.

Irak’tan itiraz var

Irak yönetimi, ülkenin batısındaki ABD saldırılarının ülke egemenliğini ihlal ettiğini bildirdi.

Irak Başbakanlık Askeri Sözcüsü General Yahya Resul, yazılı açıklamasında, Irak’ın batısındaki Enbar’a bağlı Kaim ve sınır bölgelerinin ABD uçakları tarafından saldırıya maruz kaldığını belirterek, “Bu saldırılar, Irak’ın bölgede istikrarı sağlamaya çalıştığı bir dönemde gerçekleşti. Bu, Irak’ın egemenliğinin ihlali ve Irak hükümetinin çabalarının baltalanması anlamına geliyor.” dedi.

Söz konusu ABD saldırılarının Irak’ı ve bölgeyi istenmeyen sonuçlara sürükleyen bir tehdit olduğuna dikkati çeken Resul, bunun sonuçlarının Irak ve bölgenin güvenlik ve istikrarı açısından vahim olacağını kaydetti.

Yorum yapın