https://paddling.com/paddle/trips/trucchi-monopoly-go-ios-e-android-link-dadi-gratis-monopoly-go-2025 https://paddling.com/paddle/trips/come-avere-dadi-infinite-su-monopoly-go-dadi-gratis-su-monopoly-go-ios-android https://paddling.com/paddle/trips/nuovo-500-dadi-gratis-monopoly-go-per-ios-e-android-08fdgfd https://paddling.com/paddle/trips/1000-dadi-gratis-monopoly-go-generatore-dadi-infinite-su-monopoly-go-app-ios-android https://paddling.com/paddle/trips/link-2000-dadi-gratis-monopoly-go-link-dadi-gratis-su-monopoli-go-per-android-e-ios-2025 https://paddling.com/paddle/trips/trucchi-dadi-gratis-monopoly-go-hack-italiano-per-ios-y-android-dadi-illimitati-infinite https://paddling.com/paddle/trips/trucchi-monopoly-go-ios-e-android-link-dadi-gratis-monopoly-go-2025/?asdet https://paddling.com/paddle/trips/come-avere-dadi-infinite-su-monopoly-go-dadi-gratis-su-monopoly-go-ios-android/?wdug https://paddling.com/paddle/trips/nuovo-500-dadi-gratis-monopoly-go-per-ios-e-android-08fdgfd/?ri3s https://paddling.com/paddle/trips/1000-dadi-gratis-monopoly-go-generatore-dadi-infinite-su-monopoly-go-app-ios-android/?asod https://paddling.com/paddle/trips/link-2000-dadi-gratis-monopoly-go-link-dadi-gratis-su-monopoli-go-per-android-e-ios-2025/?rgt https://paddling.com/paddle/trips/trucchi-dadi-gratis-monopoly-go-hack-italiano-per-ios-y-android-dadi-illimitati-infinite/?saidw https://nothingbuttop10.bandcamp.com/album/paddletrip-italiano-obl-nuovo

Tue. Aug 5th, 2025
John Wesley ve “Vermek İçin Kazanın”ın Kökenleri

Kripto para birimi tecim şirketi FTX’in fiyaskosunun arkasından, Sam Bankman-Fried’in motivasyonları birazcık incelemeye alındı. Sık sık bir “vermek için kazan” felsefesini korumak için çaba sarfediyor şeklinde görünüyor: temelde, eğer verirseniz muhteşem oranda para kazanmak etik olarak iyidir (fikre referanslar için buraya ve buraya bakın). Ya da başka bir deyişle, dünyada olabildiğince fazlaca iyilik yapmak isteyen bir kişinin durumunu düşünün. Seçim, direkt iyilik yapmak mı yoksa para kazanmak ve iyiliği doğru yapanlara katkıda bulunmak mı? En azından, o kişinin belirli becerileri ve kabiliyetleri göz önüne alındığında, “vermek için kazan” yaklaşımıyla iyilik yapmada daha etkili olmaları mümkündür.

Doğal ki, bu felsefenin Bankman-Fried için gerçek bir motivasyon mu yoksa yalnız yüksek sesli bir bahane mi olduğu açık bir sual. Fakat burada, John Wesley’nin Vaaz 50: “Paranın Kullanımı”ndan “vermek için kazan” felsefesinin öncülüne bakmak istedim. John Wesley’e (1703-1791) aşina olmayanlarınız için, o, çoğu zaman Metodizmin kurucusu olarak kabul edilen İngiliz teolog ve din adamıydı. Vaaz 50’si kimi zaman ve yalnız iktisatçılar içinde değil, “elinden gelen her şeyi kazan, elinden gelen her şeyi biriktir, elinden gelen her şeyi ver” şeklinde özetlenir.

Wesley, paranın toplumsal rolünü şu şekilde tanımlar:

“Para sevgisi” biliyoruz, “tüm kötülüklerin anasıdır;” fakat şeyin kendisi değil. Kabahat parada değil, onu kullananlardadır. Fena kullanılabilir: ve ne olmayabilir. Sadece aynı şekilde iyi kullanılabilir: En iyi ve en fena kullanımlar için geçerli olmasıyla birlikte doludur. Yaşamın tüm ortak işlerinde tüm çağdaş uluslara ağza alınmayacak bir hizmettir: Her türden işi çözmek ve (Hıristiyan bilgeliğine gore kullanırsak) her türlü iyiliği yapmak için en özlü araçtır. İnsan masum bir durumda olsaydı ya da tüm insanoğlu “Mukaddes Ruh’la dolu” olsaydı, o şekilde ki, Yeruşalim’deki bebek Kilisesi şeklinde, “asla kimse kendisine ilişik olan hiçbir şeyi saymaz”, sadece “dağıtım yapılırdı” doğrudur. gereksinim duyan her insana” ifadesinin yerini alacaktı; Bizim anlayamadığımız şeklinde, aden sakinleri içinde bu türden herhangi bir şey var. Sadece, insanlığın mevcut durumunda, en asil amaçlara yanıt veren Tanrı’nın muhteşem bir armağanıdır. Evlatlarının elinde açlara yiyecek, susuzlara içecek, çıplaklara giyecek: Yolcuya ve yabancıya başını nereye koyacağını verir. Onunla dul hanıma koca, öksüze baba yeri sağlayabiliriz. Mazlumlara bir savunma, hastalara bir şifa, acı çekenlere bir kolaylık olabiliriz; körün gözü, topalın ayağı şeklinde olabilir; evet, ölümün kapılarından bir kaldırıcı!

Wesley’in vaazı, gevşek bir halde paranın kullanımıyla ilgili üç kurala bölünmüştür: “Yapabildiğiniz kadar kazanın”, “Yapabildiğiniz kadar biriktirin” ve “Yapabildiğiniz kadarını verin.” Sadece Wesley, para kazanmanın bazı yollarının kabul edilemez bulunduğunu belirtmek mevzusunda da oldukça dikkatli. Sıralaması şunları ihtiva eder:

  • 1) “yaşamımız pahasına yada (aslen aynı şey olan) sağlığımız pahasına para kazanmamalıyız”;
  • 2) “Tanrı’nın yada ülkemizin kanunlarına aykırı olan, günahkâr bir ticarete girişemez yada bu ticarete devam edemeyiz. Bunlar, mecburi olarak kralın yasal geleneklerini çalmamızı yada dolandırmamızı ima eden her şeydir”;
  • 3) “Komşumuzu incitmeden. Fakat komşumuzu kendimiz şeklinde seversek bunu yapamayabiliriz, yapamayız. Herkesi kendimiz şeklinde seversek, kimseyi özünde incitemeyiz”;
  • 4) “Komşumuzu vücudunda incitmekle de kazanamayız. Bu yüzden sağlığa zarar verme eğiliminde olan hiçbir şey satmayabiliriz. Yaygın olarak dram yada alkollü likörler olarak adlandırılan sıvı ateşin tamamı böyledir” (gerçi Wesley sınırı olan tıbbi kullanım için bir kural dışı eklese de!);

Bu kurallar yerine getirildikten sonrasında, Wesley şunları öğütler:

Bu uyarılara ve kısıtlamalara uyulduğuna gore, Hıristiyan bilgeliğinin parayla ilgili ilk ve büyük kuralına uymak, dünyevi işlerle uğraşan her insanın mecburi görevidir: “Elinizden geleni yapın.” Dürüst sanayi ile elde edebileceğiniz her şeyi kazanın. Çağrınızda mümkün olan tüm özeni kullanın. vakit yitirme. Kendinizi ve Tanrı ve insanla olan ilişkinizi anlarsanız, yedekleyecek hiçbir şeyiniz olmadığını bilirsiniz. Hususi çağrınızı gerektiği şeklinde anlarsanız, elinizde asılı kalan zamanınız olmaz. Her işletme, her gün ve her saat için kafi istihdam elde edecektir. Bulunduğunuz yer, eğer onu ciddiyetle takip ederseniz, size aptalca, faydasız oyalamalar için boş vakit bırakmaz. Daima meydana getirecek daha iyi bir şeyiniz vardır, azca ya da fazlaca size yarar sağlayacak bir şey. Ve “elin ne yapmayı bulursa, gücünle yap.” Mümkün olan en kısa sürede yapın: Gecikme yok! Günden güne yada saatten saate erteleme yok! Bugün yapabileceğin hiçbir şeyi yarına bırakma. Ve mümkün olduğunca iyi yapın. Üstünde uyumayın yada esnemeyin: Tüm gücünüzü işe verin. Acı çekmeyin. Hiçbir şeyi yarım yamalak yada hafifçe ve dikkatsizce yapmayın. Emekle yada sabırla yapılabilecekse, işinizde hiçbir şey yarım kalmasın.

Tanrı’nın size verdiği tüm anlayışı işinizde kullanarak, sağduyuyla elde edebileceğiniz her şeyi elde edin. Bunu ne kadar azca kişinin yaptığını gözlemlemek şaşırtıcı; insanların atalarıyla aynı bunaltıcı yolda iyi mi koştuklarını. Fakat Tanrı’ı tanımayanlar ne yaparlarsa yapsınlar, bu senin için bir kaide değil. Bir Hıristiyanın, eline ne geçerse geçsin, onları geliştirmemesi ayıptır. Bugün yapmanız ihtiyaç duyulan her şeyi dün yaptığınızdan daha iyi yapmayı, başkalarının deneyimlerinden yada kendi deneyimlerinizden, okumalarınızdan ve yansımalarınızdan devamlı olarak öğrenmelisiniz. Ve elinizde olan her şeyin en iyisini yapabilmek için öğrendiklerinizi uygulamaya bakın.

“Yapabildiğin kadarını kurtar” kuralını açıklarken, Wesley her yönden kolay bir yaşam yaşamaya çağırıyor. Mesela,

Bir tek oburluktan ve sarhoşluktan kaçının demiyorum: Dürüst bir kafir bu tarz şeyleri kınar. Fakat tertipli, itibarlı bir duygusallık, zarif bir epikurizm vardır ki, mideyi derhal rahatsız etmez ve (en azından makul bir halde) anlayışı bozmaz. Ve gene de (şu anda başka etkilerinden bahsetmesek bile) hatırı sayılır bir harcama olmadan bakımı yapılamaz. Tüm bu harcamaları kati! İncelik ve çeşitlilikten nefret edin ve mütevazı tabiatın gerektirdiğiyle yetinin.

Böylesine kıymetli bir yeteneğin hiçbir parçasını, gereksiz ya da pahalı giysilerle ya da gereksiz süslerle gözün arzusunu doyum etmekle boşa harcamayın. Evlerinizi garip bir halde dekore etmek için hiçbir kısmını boşa harcamayın; gereksiz yada pahalı mobilyalarda; pahalı resimlerde, tablolarda, tezhiplerde, kitaplarda; kullanışlı değil zarif bahçelerde. … Yaşamın gururunu doyum etmek, insanların hayranlığını yada övgüsünü kazanmak için hiçbir şey ortaya koyma.

Son adımı olan “verebildiğin kadarını ver” için Wesley şu yönlendirmeyi yapmış oldu:

Eğer Rabbinin elinde bulunan maldan, dilediği vakit geri alma hakkına haiz olarak, sadık ve hikmetli bir vekil olmak istiyorsan, ilkin kendi gereksinimlerini karşıla; yenecek yiyecek, giyilecek elbise, vücudun sıhhat ve güç içinde korunması için tabiatın ölçülü olarak gerekseme duyduğu her şey. İkincisi, bu tarz şeyleri karına, çocuklarına, hizmetçilerine ve ev halkından olan her insana ver. Eğer bu yapılırsa, fazlalık kalırsa, o vakit “inanç ehlinden olanlara iyilik yapın.” Hala bir fazlalık var ise, “fırsatınız varken, tüm insanlara iyilik yapın.”

Wesley’in yaşamının ilerleyen dönemlerinde, takipçilerinin “elinden gelen her şeyi kurtarmak”tansa “elinden gelen her şeyi kazanmak” mevzusunda daha gayretli ve “verebildiğin kadarını kurtarmak” mevzusunda daha gayretli olduklarından yakınmaya eğilimli bulunduğunu okudum. yapabileceğin her şey.” Gene de, yalnızca komşularınızı incitmeyecek yada yasaları çiğnemeyecek şekilde kazanma ve yalnızca “tabiatın gerektirdiğini” tüketme tavsiyesi, Bankman-Fried’in “kazanmak için kazanın” kişisel yorumu tarafınca aşırı şekillerde açıkça ihlal edilmiş görünüyor. vermek” felsefesidir.

By admin