Arata Isozaki, 24 Mayıs 2019’da Paris’teki Élysée Sarayı’na geliyor. Pritzker ödüllü Japon mimar 91 yaşlarında öldü.
François Mori/AP
başlığı gizle
altyazı değiştir
François Mori/AP
Arata Isozaki, 24 Mayıs 2019’da Paris’teki Élysée Sarayı’na geliyor. Pritzker ödüllü Japon mimar 91 yaşlarında öldü.
François Mori/AP
TOKYO — Tasarımlarında Doğu ve Batı kültür ve tarihini harmanlayan, post-modern bir dev olarak malum Pritzker ödüllü Japon mimar Arata Isozaki yaşamını yitirdi. 91 yaşındaydı.
Ülkenin en saygı duyulan sanat dergilerinden kabul edilen Bijutsu Techo’ya ve öteki medyaya gore, Isozaki Çarşamba günü Japonya’nın güneyindeki Okinawa adasındaki evinde öldü.
Isozaki, 2019’da internasyonal alandaki en yüksek onur olan Pritzker Mimarlık Ödülü’nü kazanmıştır.

Isozaki, mimarlık kariyerine, Japonya’nın en iyi okulu olan Tokyo Üniversitesi’nde mimarlık okuduktan sonrasında, 1987 Pritzker ödüllü Japon efsaneleşmiş Kenzo Tange’nin çıraklığı altında başladı.
Isozaki, 1963 civarında “Atelier” adını verdiği Arata Isozaki & Associates adlı kendi ofisini, ilk çalışmalarından kabul edilen memleketi Oita’nın halk kütüphanesi üstünde çalışırken kurdu.
Denizaşırı ülkelerde binalar tasarlayan, ulusal ve kültürel sınırları aşan ve hem de kentsel gelişim ve kent tasarımlarının eleştirmeni olarak Japon mimarların öncülerinden biriydi.
Isozaki’nin en malum eserleri içinde Los Angeles’taki Uygar Sanat Müzesi ve 1992 Yaz Oyunları için inşa edilen Barselona’daki Palau Sant Jordi stadyumu yer alır. Ek olarak Team Disney Building ve Florida’daki Walt Disney Company’nin genel merkezi benzer biçimde ikonik binalar tasarladı.
1931’de Oita’da hayata merhaba dedi, Ağustos 1945’te ABD’nin Hiroşima ve Nagazki’ye düzenlemiş olduğu ve 210.000 kişinin ölümüne yol açan atom bombalarının neticelerini gördüğünde 14 yaşındaydı.
Bu, binaların geçici olduğu sadece hem de duyuları da memnun etmesi gerektiği teorisine yol açtı.

Isozaki, memleketinin kıyı süresince bombalandığını söylemişti.
Pritzker’i aldığında, “Kısaca sıfır noktasına yakın bir yerde büyüdüm. Tamamen harabe halindeydi ve hiçbir mimari, hiçbir bina ve hatta bir kent bile yoktu” dedi. “Mimarlıkla ilgili ilk deneyimim, mimarlığın boşluğuydu ve insanların evlerini ve şehirlerini iyi mi tekrardan inşa edebileceklerini düşünmeye başladım.”
Isozaki hem de toplumsal ve kültürel bir eleştirmendi. Tokyo, Çin, İtalya ve İspanya’da ofisleri vardı, sadece ortalama beş yıl ilkin Japonya’nın güneybatı bölgesi Okinawa’ya taşındı. Columbia Üniversitesi, Harvard ve Yale’de ders verdi. Emekleri içinde felsefe, görsel sanatlar, beyaz perde ve tiyatro da yer almıştır.