Çek Cumhuriyeti dışişleri bakanı, Rusya cumhurbaşkanı ve dışişleri bakanının Ukrayna’ya karşı “saldırganlık” için şahsen adaletle yüzleşmesi gerektiğini söyledi.
“Rus liderliği – [president Vladimir] Putin, [foreign minister Sergei] Çek dışişleri bakanı Jan Lipavský 20 Eylül Salı günü EUobserver’a verdiği demeçte, Lavrov ve hiyerarşinin ve komuta yapılarının en üst seviyesindeki diğerleri – yıkıcı savaştan sorumlu tutulmalıdır.”
-
Çek dışişleri bakanı Jan Lipavský (Fotoğraf: consilium.europa.eu)
Rusya’nın “korkunç ve medeni olmayan eylemlerinden” sorumlu olduklarını söyledi. Bu tür suçların zaman içinde kaybolmasına veya unutulmasına izin vermemeliyiz” dedi.
Lipavský, Çeklerin Rus liderleri “saldırganlık” suçundan yargılayacak yeni bir uluslararası mahkeme kurma yönündeki baskıları arasında konuştu.
Putin’in daha fazla Ukrayna bölgesini ilhak etmeye hazırlanırken ve Rusya’nın Ukraynalı sivillere yönelik toplu katliamlarına ilişkin yeni ifşaatlar arasında geliyor.
Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) şimdiden “savaş suçları” ve “insanlığa karşı suçlar” faillerinin peşine düştü.
ICC anlaşmasında “saldırganlık” suçu, “bir devletin siyasi veya askeri eylemi” üzerinde “kontrol uygulayan” kişileri, “ağırlık ve ölçek”, yani “ağırlık ve ölçek” gibi bir şey yaptığında kapsar. Birleşmiş Milletler Şartı”.
Bu tür eylemlere örnek olarak “istila” ve “ilhak”ı listeler.
Çek Cumhuriyeti, Avrupa’nın şu anki AB başkanlığının sahibi olarak Putin-Lavrov mahkemesine yönelik baskısına öncülük ediyor. Ukrayna da bu hamleyi destekliyor.
Çek uzmanlar projenin yasal inceliklerini inceliyorlar. Lipavský, “Bunu bu hafta New York’ta yapılacak BM Genel Kurulu’nda yakın ortaklarımızla da konuşacağız.” dedi.
Avrupa, Ukrayna’nın doğusundaki İzyum’da bulunan sivillerin toplu mezarlarının yanı sıra tırmanışa olası tepkisini değerlendirirken, AB liderleri Rusya’nın ilhak planını sert bir şekilde kınadılar.
Bir AB dış hizmet sözcüsü, “Bütün bu vahşet ve keşifler, üye ülkeler arasında Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırganlığına ilişkin bir sonraki adımımız hakkında devam eden tartışmaları besliyor” dedi.
Benzer ölçekte bir Rus katliamının en son Nisan ayında kuzey Ukrayna’daki Bucha’da ortaya çıktığında, AB başkentleri Avrupa’da diplomatik örtü altında çalışan yüzlerce Rus casusunu sınır dışı etmişti.
AB ayrıca, Şubat ayından bu yana savaş nedeniyle yedi tur ekonomik yaptırım uyguladı ve yüzlerce Rus VIP’yi kara listeye aldı.
Ancak İzyum katliamının bir kez daha Rus diplomat-casus ihraçlarını hak edip etmediği sorulduğunda, AB sözcüsü bunun olası olmadığını belirtti.
Nisan ayındaki casus sürgünleri “Bucha yüzünden değil, [the Russians who were expelled] Sözcü, diplomatik normları düzenleyen 1961 tarihli bir uluslararası anlaşmaya atıfta bulunarak, Viyana protokolüne aykırı faaliyetlerde bulunan diplomatik statülerini ihlal ettikleri tespit edildi” dedi.
AB kurumları, Nisan ayında Rusya’nın AB büyükelçiliğinden 19 diplomatı istenmeyen kişi ilan etti.
AB dış ilişkiler sorumlusu Josep Borrell Pazartesi günü Avrupa Parlamentosu üyelerinin konuyla ilgili sorusuna yanıt olarak, “Rus casusluğunun Komisyona ve personeline yönelik faaliyetlerini tespit etmek, bunlara karşı koymak ve kesintiye uğratmak, Komisyonun güvenlik müdürlüğü için her zaman en önemli öncelikler olmuştur.” dedi.
Borrell, “personelin karşı casusluk konusunda farkındalığını artırmak için devam eden güvenlik brifingleri” ve “üye devletlerin ve diğer (AB) kurumlarının güvenlik yetkilileriyle yoğun işbirliği” olduğunu söyledi.
ev temizliği
Ancak soruyu gündeme getiren Hollandalı liberal bir MEP olan Bart Groothuis için Borrell, AB kurumlarının neden daha ileri gitmediğini yanıtlayamadı.
EUobserver’ın kaynaklarına göre, Rusya’nın AB büyükelçiliğindeki maslahatgüzar Kirill Logvinov da bir casustu, Belçika’nın iç güvenlik servisi Borrell’in halkını uyarmıştı, ancak AB yine de onun Brüksel’de kalmasına izin verdi.
Groothuis, “Borrell, Brüksel’deki tüm Rus casuslarını kovma fırsatı olan Komisyonun neden bazılarını yerinde bırakmaya karar verdiğine cevap vermedi” dedi.
Polonyalı muhafazakar bir milletvekili olan Radek Sikorski, geçen yıl AB Parlamentosu başkanına Rus sızmasının tehlikeleri konusunda uyarmak için bir mektup yazdı.
Ancak Pazartesi günü AB Parlamentosu’nun savaşın başlamasından bu yana güvenliği sıkılaştırıp artırmadığı sorulduğunda Sikorski, “AP’nin karşı istihbarat yeteneklerinde herhangi bir gelişme bilmiyorum” dedi.