Çin lideri Xi Jinping, 6 Nisan Perşembe günü Ukrayna konusunda barış görüşmeleri çağrısında bulundu, ancak Moskova’nın iddialarını yineleyerek “tüm tarafların meşru güvenlik kaygılarının” dikkate alınması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Fransa cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, AB Komisyonu başkanı Ursula von der Leyen ile birlikte Pekin’i ziyaret ederek Xi’ye “Rusya’nın aklını başına toplaması ve herkesi müzakere masasına geri getirmesi” çağrısında bulundu.
Ancak Çinli lider, Rusya Devlet Başkanı Vladimir üzerindeki nüfuzunu barış görüşmelerine girmek için kullanıp kullanmayacağını belirtmedi.
Xi ve Putin, Çin liderinin Moskova ziyareti sırasında ülkelerinin “sınırsız bir dostluğu” olduğunu ilan etmişti.
AP’nin haberine göre Xi, Perşembe günü “Barış görüşmeleri mümkün olan en kısa sürede yeniden başlamalı” dedi ve diğer hükümetleri “krizi kötüleştirebilecek ve hatta kontrolden çıkarabilecek” herhangi bir şey yapmaktan kaçınmaya çağırdı.
Perşembe günü Çinli lider, Moskova’nın NATO’nun doğuya doğru genişlemesi nedeniyle Ukrayna’ya saldırdığı iddiasını yineleyerek “tüm tarafların meşru güvenlik kaygılarının” dikkate alınması gerektiğini söyledi.
Xi ayrıca “dengeli, etkili ve sürdürülebilir bir Avrupa güvenlik mimarisinin” teşvik edilmesi gerektiğini söyledi.
Pekin daha önce Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinden sonra tarafsız görünmek istemiş görünüyordu, ancak o zamandan beri Xi’nin geçen ay Moskova’ya yaptığı ziyaret de dahil olmak üzere Moskova’ya diplomatik destek verdi.
Çin, bölgesel rakipleri Suudi Arabistan ve İran arasındaki ilişkileri yeniden kurmak için bir anlaşmaya aracılık ettikten sonra, kendisini Rusya ile Ukrayna arasında olası bir arabulucu olarak konumlandırmak istiyor gibi görünüyor.
Pekin geçtiğimiz ay, her iki tarafı da kapsamlı bir ateşkese yol açan kademeli bir gerilimi azaltma konusunda anlaşmaya çağıran 12 maddelik bir barış planı önerdi. Ancak plan, Çin’in Rusya’yı kınamayı reddetmesi nedeniyle Batı tarafından çoğunlukla reddedildi.
Ancak Çin, Batı’da, ABD’nin küresel meselelerdeki egemenliğine karşı potansiyel bir müttefik olarak gördüğü Rusya’yı destekliyor olarak görülüyor.
Öte yandan Çin, küresel yükselişini sınırlamak için ABD liderliğindeki çabalara karşı Avrupa’nın direndiğini görmek istiyor.
Açıklar
Von der Leyen, Xi’yi Ukrayna cumhurbaşkanı Volodymyr Zelensky’yi aramaya teşvik ettiğini ve Çin liderinin “koşullar ve zaman doğru olduğunda konuşmaya istekli olduğunu yinelediğini” söyledi.
ABD ve NATO, Çin’in Rusya’ya silah göndermeyi düşündüğünü söylerken Pekin bunu yalanladı.
Komisyon başkanı ayrıca Çin’i Rusya’ya askeri teçhizat göndermemesi konusunda uyardı. Saldırganı silahlandırmak, uluslararası hukukun açık bir ihlalidir” dedi.
Von der Leyen, “Bu gerçekten de AB ile Çin arasındaki ilişkiye önemli ölçüde zarar verir.”
Çin, Batı yaptırımları karşısında Kremlin’in gelirini artırmaya yardımcı olan Rus petrol ve gazının en büyük alıcısı.
AB-Çin ilişkileri, Çin’in Sincan eyaletinde gerçekleştirdiği insan hakları ihlalleri suçlamaları, AB şirketlerini olumsuz duruma sokması ve Rusya’nın Ukrayna işgalini kınamaması nedeniyle yıllar içinde bozuldu.
AB ile Çin arasında olası bir yatırım anlaşması 2021’de rafa kaldırıldı.
Çarşamba günü Macron, Avrupa’nın Çin ile “ticari ve diplomatik bağları azaltmaya” direnmesi gerektiğini söyledi. Reuters’in bildirdiğine göre, 50 kişilik bir iş heyetiyle Çin’e gitti.
Fransız ve Çin hükümetleri, Avrupa’nın Airbus uçaklarını satın alma ve Çin’de yeni bir montaj hattı açarak Airbus’ın dünyanın ikinci en büyük havacılık pazarındaki kapasitesini ikiye katlama anlaşmalarını duyurdu. Airbus’ın genel merkezi Fransa’dadır.
2022’de Çin, günlük 2,3 milyar avroyu aşan ticaretiyle AB mal ihracatı için üçüncü en büyük ortak (yüzde 9,0) ve AB mal ithalatı için en büyük ortaktı (yüzde 20,8).
Ancak, AB’nin Çin ile olan ticaret açığı son on yılda üçe katlanarak geçen yıl neredeyse 400 milyar avroya ulaştı.