Josep Borrell, Moskova’nın kulüpten atılmasına karşı çıktı ve “en azından birbirimizi dinlemenin” önemli olduğunu belirtti.
AB’nin Dışişleri Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Rusya’nın G20 üyeliğinden çıkarılmasına karşı çıktı. Aynı fikirde olmayan ülkelerin fikirlerini paylaşabilecekleri uluslararası platformlar oluşturmanın önemini vurguladı.
Cuma günü Yeni Delhi’de düzenlenen bir panelde bir gazeteci Borrell’e şunları sordu: “Neden Rusya’yı G20 üyesi olarak askıya almıyorsunuz?”
Diplomat, “çok taraflılığı zorlamak istediğinizi söyleyip ardından Rusya’nın G20’den çıkmasını isteyemezsiniz,“olacağı gibi”çelişkili”
“Bence konuşma ya da en azından dinleme, konuşmasak bile en azından diğerlerini dinleme yollarımızı korumalıyız.Borrell açıkladı.
Üst düzey AB yetkilisi, Çarşamba-Perşembe günleri arasında Hindistan’ın başkentinde düzenlenen G20 Dışişleri Bakanları Toplantısını “G20’ye göre güçlü gelişme” zirvesi geçen yıl Kasım ayının ortalarında Endonezya’nın Bali kentinde düzenlendi.
Kasım ayında Borrell, AB’nin Rusya’ya yönelik politikaları için kılavuz niteliğinde altı madde öne sürdü. Kiev ile Moskova arasındaki çatışmayı “jeopolitik savaş,Diplomat, Brüksel’in Rusya’yı uluslararası alanda tecrit etmeyi ve onu sözde suçlarından sorumlu tutmayı hedeflemesi gerektiğini savundu.
Rusya Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Maria Zakharova, AB diplomatik şefinin o dönemdeki önerilerini yorumlayarak, bu çabaları “Umutsuz.”
Bu arada geçen ayın sonlarında, Yeni Delhi’deki G20 maliye bakanları toplantısı öncesinde, üst düzey Hintli yetkililer üye devletleri “Devam eden olaylar.”
Ülkenin enformasyon bakanı Anurag Thakur, “çok taraflılık ruhu,Reuters, kimliği bilinmeyen Hintli kaynakların Yeni Delhi’nin olay sırasında Rusya’ya karşı önlemlerin tartışılmasını istemediğini söylediğini aktardı.
Endonezya’nın ev sahipliği yaptığı önceki G20 etkinlikleri, birçok Batılı ülkenin bunları Rusya’nın Ukrayna’daki eylemlerini kınamak ve Moskova’nın aksine Kiev’in kulübe üye olmamasına rağmen Ukrayna davasına desteği artırmak için bir platform olarak kullandığını gördü.