NPR’den Andrew Limbong, Afgan kızlarının eğitime erişmesine destek olan kâr amacı gütmeyen LEARN’in yönetici direktörü Pashtana Durrani ile konuşuyor.
ANDREW LIMBONG, EV SAHİBİ:
Dün, Afgan hükümeti hanımefendilerin mahalli ve internasyonal sivil cemiyet müesseselerinde çalışmasını yasakladı. Bu yüzden, Save the Children da dahil olmak suretiyle üç büyük internasyonal yardım grubu faaliyetlerini askıya aldı. Bu, Taliban’ın Afganistan’da kızların ortaokula gitmesine daha da erken bir yasak getirmesinin arkasından hanımefendilerin üniversitelere gitmesini yasaklamasından günler sonrasında geldi. Şimdi bir Afgan kızının alabileceği en yüksek eğitim altıncı derslik fakat bunun bile değişebileceğine dair endişeler var. Pashtana Durrani, LEARN’in yönetici direktörüdür. Afganistan merkezli, kızların eğitime erişmesine destek olan, kâr amacı gütmeyen bir kuruluştur. Yasak ve ABD’nin Afganistan işgalini sona erdirmesi ve Taliban’ın Kabil’in kontrolünü ele geçirmesinden bu yana nelerin değişmiş olduğu hakkında konuşmak için bu hafta başlarında Türkiye’den bizlere katıldı.
PASHTANA DURRANI: Ekonomimiz felce uğruyor. Hanımefendiler parklara, okullara gidemez, ders veremez, çalışamaz, bankalarda çalışamaz, kolay işlerde çalışamaz ve hatta bildiğiniz şeklinde okullarda öğretmenlik yapması imkansız. Hanımefendilerin şu anda yapabildiği tek şey, A, doktora gitmek, buna izin veriliyor, ikincisi ise genç kızların okula gidebilmesi. Sadece hanımefendilerin öğretmenlik yapmasına izin verilmiyor. Doğrusu gene, bir tek okula gidiyor ve uygun öğretmen yok.
LIMBONG: Afganistan’dan ayrıldınız. Şu anda Massachusetts’teki Wellesley College’da çalışıyorsunuz. Fakat tüm ailen ve arkadaşların hâlâ Afganistan’daki evlerine döndüler. Bu onları iyi mi etkiliyor ve ne diyorlar?
DURRANI: Dürüst olmak gerekirse, duygusal bir inişli çıkışlı seyahat oldu. Üç hafta ilkin kaçırılan bir öğrencimiz vardı. Bu tarz şeyleri yer altı okullarımızda öğretiyoruz. Ve sonrasında sanırım bir ay ilkin, değişik bir bölgeden başka bir erkekle evlenmeyi tercih etmiş olduğu için bir bayan öldürüldü, doğrusu – ve bunların her ikisi de Taliban yüzünden oldu. Biri ölmek için işkence görmüş oldu, diğeri Feysbuk’ta bir şey paylaşmış olduğu için üç gün süresince kaçırıldı. Dürüst olmak gerekirse duygusal bir yolculuktu ve hepimiz korkuyor. Kimse bunun hakkında konuşmak istemiyor.
LIMBONG: Evet. Ve kar amacı gütmeyen kuruluşunuz LEARN, tüm bunlara karşın – tüm bu tehlikelere karşın kızların eğitime erişmesine destek oluyor. Sizler yer altı okulları falan işletiyorsunuz. Iyi mi gidiyor?
DURRANI: Zorlayıcıydı.
LIMBONG: Evet.
DURRANI: Bugün, şu anda kızlara ortaokul mevzularını öğretmek için kullanılan tüm bu, bilirsiniz, müfredat dışı etkinliklere yada okul sonrası programlara kızların gitmesini engelleyeceklerini haberini aldık. Doğrusu bu – bilirsiniz, hanımefendiler için bu kamusal alan küçülüyor. Hem de, bizim şeklinde kuruluşlar elimizden gelen her şeyi yaptığımızdan ve orada en iyi hizmetleri sağladığımızdan güvenli olmaya çalışıyor. Fakat her geçen gün zorlaşıyor.
LIMBONG: Elinden geldiğince bu okulların iyi mi çalıştığını açıklayabilir misin? Örneğin, tüm bu yeni yasaklara ve değişik tehlikelere iyi mi uyum sağlıyorsunuz?
DURRANI: Başlangıç olarak, diyelim ki bir yıl ilkin, kızların gezi etmesine izin verildi. Bu yüzden onlara burs vermeye yada onlara sponsor bulmaya çalışırdık. Fakat sonrasında bu yasaklanınca ve hanımefendilerin öteki illere gitmesi yasaklanınca, aynı illerde cemaat liderleriyle iş birliği yaptık ve insanların evlerinde okullar açtık. O zamandan beri onlara web bağlantısı sağladık, dizüstü bilgisayarlar aldık, Afganistan’daki öğretmenlerin birbirleriyle bağlantı kurmasını ve evde kızlara ders vermesini sağladık. Hatta belirli zamanlarda kızları bırakıp seçen refakatçiler için para ödemeye çalıştığımız kadar ileri gidiyoruz. Ve güvenlik sebebiyle tüm kızların daima aynı sınıfta olmasına izin verilmiyor. Afganistan’da eğitim sağlamak, tüm dünyada fazlaca düzgüsel bir şey ve burada bir program yürütüyoruz, sanki fazlaca yasadışı bir şey yapıyoruz.
LIMBONG: Yasaklar arttıkça, bu yeraltı okullarına katılım iyi mi oldu?
DURRANI: Beş, altı ay ilkin Kabil okulumuzu hatırlıyorum, bizlere yardım sağlamaya çalışan bu insanlardan biri ve ABD’de bağışçıydılar ve Afganistan’da, Kabil’de bir bomba patlaması oldu ve bu birçok kişiyi etkiledi. öğrencilerimiz. Böylece Barchi’den (ph) Kabil’de haiz olduğumuz bu okula geleceklerdi. Bağışçı bana devamlı öğrenciler niçin gelmiyor? Ben de onlara, birçoğunun bomba patlamasında kardeşlerini kaybettiğini ve artık tek başlarına gezi edemeyecekleri ve yalnız kalmalarına izin verilmediği için gelemeyeceklerini anlatmaya devam ettim. Ve Taliban öğrenecekleri bir yere gittiklerinden şüphelenecek. Bu yüzden – kimi zaman talebe sayımızın niçin ansızın düştüğünü yada öğrencinin niçin gelmediğini açıklamak bizim için fazlaca zor. Kimi zaman bir kızın kaçırılması ya da götürülmesi bir tek üç gün sürer ve insanoğlu kendi kızlarının bu şerefsizliği istemedikleri için okulu bırakırlar, anlıyor musunuz?
LIMBONG: Evet. Sanki başka her yere korku salıyor.
DURRANI: Ah, evet. Evet, kesinlikle, kesinlikle. Kandahar’da kaçırılan bu kız, tüm ailesi, 20’den fazla kız, okulu bıraktı. Evet, bunu istemiyoruz gibiydiler. Doğrusu bunu hayal edin.
LIMBONG: Evet. Daha ilkin, şu anda Afgan kız çocuklarına ve hanımlarına yardım etme yükünün internasyonal liderlerin omuzlarında olması icap ettiğini düşündüğünüzden bahsetmiştiniz. Ne yapmaları icap ettiğini düşünüyorsun?
DURRANI: Bence dünya liderlerinin yapması ihtiyaç duyulan ilk şey, en azından eğitimcilere çözümlerin ne işe yaradığını sormak, anlıyor musunuz? Son bir yılda, ABD’nin Afganlar için birden fazla kişiyi atadığını gördüm, sadece bana haiz oldukları yada yaptıkları somut bir pozisyon yada ‘Tamam, bu birçok kız alternatif bir yoldan eğitim alacak’ dedikleri bir çerçeve açıklayın. öğrenmeye. Şu anda geliştirmeye çalıştığımız çerçeve bu ve bu kızların bir çok burs alacak. Video öğrenimi, web öğrenimi, veriler üstünde sıfır ölçüm (ph) öğrenimi şeklinde öğrenmenin alternatif yollarına ne kadar yatırım yapıyoruz, biliyor musunuz? Onlardan göreceğiniz şeylerin hiçbiri.
LIMBONG: Üniversiteden Mayıs ayında mezun oldunuz, değil mi?
DURRANİ: Evet.
LIMBONG: Şu anda hanımefendilerin ve kızların eğitimi reddediliyorsa, sizce Afganistan’ın daha geniş geleceği iyi mi görünüyor?
DURRANI: Diyelim ki önümüzdeki beş yıl içinde kızlar liseden mezun olmuyor. Kızlar ebelik yada tıp fakültelerinden mezun olmuyor, biliyor musunuz? Nüfus artmaya devam ediyor fakat ebe yok, hekim yok, öğretmen yok doğrusu bilgisizlik artıyor, yoksulluk artıyor, çocuk işçiliği artıyor. Hanımefendiler, ölüm sonrası kanama ve köyden birinin çözemediği doğum öncesi, doğum sonrası sıhhat sorunları sebebiyle ölecek. Nüfusun artmaya devam ediyor, ekonomin krizde olmaya devam ediyor fakat talep karşılanmıyor zira Taliban hanımefendilerin emek harcamaması ya da eğitim görmemesi icap ettiğini düşünüyor.
LIMBONG: Tüm bu tarz şeyleri izlerken nasılsın?
DURRANI: Dürüst olmak gerekirse bilmiyorum. Ağladığım zamanlar oldu. Dünya liderlerine bağırdığım zamanlar oldu. Fakat şu anda bir tek umutsuzum. Dürüst olmak gerekirse, hakkaten umutsuzum. Elimden geleni yaptığımdan güvenli olmak için elimden gelen her şeyi yaptım fakat kimse bizi dinlemiyor. Şu anda kimse kelimenin tam anlamıyla Afganları dinlemiyor.
LIMBONG: O Pashtana Durrani’ydi. Kâr amacı gütmeyen eğitim LEARN’in yönetici direktörüdür. Bugün bizimle konuştuğunuz için fazlaca teşekkür ederim.
DURRANI: Beni kabul ettiğiniz için teşekkür ederim. Teşekkürler.
Telif hakkı © 2022 NPR. Her hakkı saklıdır. Daha çok informasyon için www.npr.org adresindeki web sitemizin kullanım koşulları ve izinler sayfalarını ziyaret edin.
NPR transkriptleri, bir NPR yüklenicisi tarafınca acil bir son teslim tarihinde oluşturulur. Bu metin son halinde olmayabilir ve gelecekte güncellenebilir yada revize edilebilir. Doğruluk ve kullanılabilirlik değişebilir. NPR programlamasının yetkili kaydı, ses kaydıdır.