Gana, IMF ile 3 milyar dolarlık bir kredi üstünde anlaştı ve ağır borçlu Batı Afrika ulusunu, bir senelik çalkantının peşinden ekonomisini ve maliyesini istikrara kavuşturacak alacaklılarla bir anlaşmaya yaklaştırdı.
Üç yıl süreyle finansman sağlayacak olan kredi, fon ile Ganalı yetkililer içinde personel seviyesinde bir anlaşmadır. Şimdi IMF yönetimi ve yönetim kurulu tarafınca onaylanması gerekiyor. IMF’nin Gana misyon başkanı Stéphane Roudet Salı günü düzenlemiş olduğu basın toplantısında, kurulun krediyi sadece Gana’nın {özel sektör} ve yabancı hükümet alacaklılarıyla olan borcunu tekrardan yapılandırması halinde onaylayacağını söylemiş oldu.
Maliye bakanı Ken Ofori-Atta aynı brifingde Gana’nın “gelecek senenin başlarında” onay almayı umduğunu söylemiş oldu.
Gana geçen ay hususi tahvil sahipleri ile müzakerelerinin şartlarını deklare etti.
Mahalli tahvil sahiplerinin faiz ödemelerinden vazgeçmelerini ve anaparalarındaki kesintileri hariç tutarken tahvillerinin vadesini uzatmalarını istiyor. Gana’daki bireysel emeklilik fonlarını temsil eden bir müessese olan Kurumsal Mütevelli Heyeti, geçen hafta son anlaşmayı reddetti.
Fikir kuruluşu Imani’nin başkan yardımcısı Bright Simons, yerli alacaklılarla bir anlaşmaya varmanın zor olacağını ve bunların mühim bir kısmının mevcut planlara karşı çıkacağını tahmin etti. Simons, “Hükümetin borç sürdürülebilirliğine yaklaşımını mühim seviyede düzeltmesi gerekiyor” dedi. “Bozuklaştırdı.”
Maliye bakan yardımcısı John Kumah, geçen ay mahalli radyo istasyonu Joy FM’e verdiği demeçte, ayrıca internasyonal tahvil sahiplerinden yüzde 30’a varan saç kesimlerini kabul etmelerinin istendiğini söylemiş oldu. Başkan Nana Akufo-Addo daha ilkin kimsenin saçını kestirmek zorunda kalmayacağını söylemişti.
Küresel alacaklılar, herhangi bir tekrardan yapılandırmanın şartlarının yalnızca gelecek yıl müzakerelerde kararlaştırılmasını bekliyor. Abrdn varlık yöneticisi Kevin Daly, tahvil sahipleriyle anlaşmaya varmanın “büyük bir engel olmaması icap ettiğini” söylemiş oldu. . . olduğu sürece [Ghana’s government] dışarı çıkıp şartları dikte etmeyin”.
Dünya Bankası verileri, Gana’nın 2021’in sonunda 8 milyar doları yabancı hükümetlere ve 13.4 milyar doları tahvil sahiplerine olmak suretiyle 36.2 milyar dolarlık dış kamu borcuna haiz bulunduğunu gösteriyor.
Accra, üç büyük derecelendirme kuruluşu tarafınca bu yıl süresince hurda statüsüne düşürüldükten sonrasında piyasa itimatını geri kazanmaya çalışıyor.
IMF müzakereleri, Gana’nın rotasını değiştirdiği ve artan piyasa kargaşasının ortasında Washington merkezli borç veren kuruluşla görüşmelere başlamayı kabul etmiş olduğu Temmuz ayında başladı.
Roudet yapmış olduğu açıklamada, “Ekonomik program, daha kuvvetli ve daha kapsayıcı büyümenin temelini atarken, makroekonomik istikrarı ve borç sürdürülebilirliğini tekrardan sağlamayı amaçlıyor” dedi.
Gana’nın borçlanma hizmet maliyetlerinin hükümet gelirlerinin neredeyse yüzde 50’sini alması planlanıyor. Senelik enflasyon Ekim ayında yüzde 40 ile 21 senenin en yüksek seviyesine çıkarken, cedi bu yıl dolar karşısında neredeyse yüzde 50 düştü.
Ofori-Atta, geçen ay harcamaları kısmak ve hükümet gelirlerini çoğaltmak için önlemler açıklamıştı.
IMF, Ganalılara programın savunmasızları koruyacağına dair güvence verdi ve hükümetten en yoksullar için nakit transferi yöntemiyle toplumsal güvenlik ağlarını güçlendirme taahhüdü aldığını söylemiş oldu. Fon, Ganalı yetkililerin “yönetişimi ve hesap verebilirliği güçlendirmeyi” ve “vergi uyumluluğunu desteklemek için reformları ilerletmeyi” taahhüt ettiğini de sözlerine ekledi. Yetkililer, GSYİH’nın yüzdesi olarak vergilerin yüzde 11,3’ünü topluyor ve bu oran, yüzde 16,6 olan Afrika averajının oldukça altında.
Bir zamanlar Eurobond piyasasının gözdesi olan Gana, bu yıl internasyonal borç piyasalarının haricinde kaldı ve yüzde 32’ye varan faiz oranlarıyla yurt içinden kredi almak mecburiyetinde bırakıldı. Ekonomisi, Rusya’nın Ukrayna’daki savaşının tesirleri ve altın, kakao ve petrol şeklinde emtia ürünlerine aşırı bağımlılığı sebebiyle hırpalandı.
Antak kalma, Gana’nın 1957’deki bağımsızlığından bu yana IMF ile yapmış olduğu 17. programı olma hususi durumunu taşıyor.