AK Parti Kahramanmaraş İl Teşkilatı, düzenlediği basın toplantısıyla 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerdeki milletvekili adaylarını tanıttı. AK Parti İl Başkanı Fırat Görgel’in ev sahipliğindeki toplantıya Tarım ve Orman Bakanı ve Kahramanmaraş Milletvekili Adayı Vahit Kirişci ile diğer milletvekili adayları Ömer Oruç Bilal Debgici, Mevlüt Kurt, Tuba Köksal, Mehmet Şahin, Hasan Gezginç, Koray Kıraç, Ramazan Gürbak ve Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör’ün yanı sıra partililer katıldı.
‘DEPREMİN BİLANÇOSU 104 MİLYAR DOLAR’
Adayların sırasıyla kendisini tanıtmasının ardından konuşan Bakan Vahit Kirişci6 Şubat depremlerinin, 99 depremiyle mukayese edilemeyecek kadar büyük ve şiddetli olduğunu, bu nedenle de tüm zamanların en şiddetli, en ağır sonuçları olan depremi olarak kayıtlara girdiğini söyledi. Kirişci, “Biz, elbette böyle bir depremle birlikte, şu anda yaklaşık 104 milyar dolarlık bir bilançosu var. Bu da bugünkü kur üzerinden hesap edecek olursanız 2 trilyon lira gibi bir meblağı beraberinde getiriyor. Bu rakamları, bu depremin büyüklüğünü, boyutunu ifade etmek için demiyorum. Bu rakamların mutlaka yönetimi adına bu ülkenin yeniden ihyası ve inşası adına mutlak surette ehil yöneticiler tarafından bu sürecin dikkatle ve titizlikle yönetilmesi gerektiğini ifade etmek için söylüyorum. Kendilerine milletimizin sandıkta emanet etmiş olduğu yerel yönetimlerde bile attıkları doğru dürüst bir adım yok iken bunların ülke ekonomisine böylesine bir yükü olan bir süreçte bu süreci layıkıyla yönetebileceklerine kimsenin ihtimal vermediğini düşünüyoruz” diye konuştu.
class=”medyanet-inline-adv”>
’14 MAYIS, HERHANGİ BİR SEÇİM DEĞİL’
Yerlilik ve millilik oranlarıyla ülkelerin vesayetten kurtuluşları arasında birebir ilişki olduğunu, bu vesayetten kurtulmak için mutlaka bir irade gerektiğini ifade eden Bakan Kirişci, şöyle devam etti:
“Bu irade, Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından ilk günden itibaren gösterildi. Bu yerlilik ve millilik konusunda artık her gün yeni bir yerli ve milli ürünü kamuoyuyla paylaşan bir hükümetimiz, bir ülkemiz var. Bugün makam aracı olarak her bir bakanlığa verilen Togg otomobiliyle Ankara’nın içinde basın mensubu arkadaşlarla seyahat ettiğimizde ben, vatandaşlarımızın gözünde büyük bir pırıltı gördüm. O da şu, yıllarca biz başka ülkelerin ürettikleri otomobillerle karşılandık, uğurlandık yurtdışı seyahatlerimizde hep hayıflandık, ‘bizim kendi otomobilimiz niye olmaz?’ diye. 1961 yılının 29 Ekim’ine yetiştirilmek üzere 135 günde imal edilen Devrim, maalesef o kutlama törenleri esnasında deposuna konulan yakıtın 100 metre dahi gidememesi nedeniyle bir anda bu ülkede otomobil ve otomotiv ile ilgili hayaller söndürülmüş oldu. Bu yeniden 2017 Kasım’ında babayiğit arayan, yine bu ülkeye hayallerini gerçekleştirmek üzere hedef gösteren Cumhurbaşkanımız sayesinde bu proje hayat buldu. Kızılelma’sından Anadolu Gemisi’ne varana kadar, Kartal’ından Altay Tankı’na varana kadar aklınıza gelebilecek bütün mühimmat yüzde 80 düzeyinde bir yerlilik ve millilik oluştu. Bizim bu tavrımız bizdeki güveni artırdı ama aynı zamanda da bizim dışa bağlılığımızı azalttı ve vesayetten çok şükür bizi kurtardı. Dolayısıyla Türkiye, bu 21 yılda çok şükür bu noktaya geldi. Şimdi bu seçim önemli. Arkadaşlarımızın, teşkilatlarımızın tamamının seçimin önemli olduğu hususunda en ufak bir tereddütleri olduğunu düşünmüyorum. Ama burada yerli ve milli olmakla, yerli ve milliliği gereksiz gören ve buna kulak tıkayanların bir mücadelesi olacak. Burada da tabii ki aziz milletimiz sandıkta bunun gereğini yapacak. Dolayısıyla herhangi bir süreçte değiliz, 14 Mayıs’ta herhangi bir seçim değil.”