MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin cemevlerinin ibadethane olarak tanınması çağrısıyla Alevilik inancına ilişkin siyasette sıcak günler yaşanırken, Aleviliğe yönelik kültürel çalışmalar da hız kazandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı, Niyaz isimli dergisinin ilk sayısını çıkardı. Derginin sunuş yazısını kaleme alan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Alevi Başkanlığı devlet aklının Alevilere bakışındaki değişimin en somut göstergesidir. Ayrıca bu durum, Alevi toplumu açısından son beş yüzyılın en önemli dönüm noktalarından biri olmuştur. Alevilik- Bektaşilik öğretisi, tarihi boyunca sevgiyle yoğrulmuş, barışla beslenmiş ve adaletle şekillenmiş bir yoldur. Bu yolun adı, kadim geleneğimizin ifadesiyle, Hak-Muhammed Ali yoludur. Alevi-Bektaşi irfanı yalnızca bir inanç sistemi değil; kökleri derinlere uzanan bir yaşam felsefesidir. İnsan-ı kâmil olma yolunda bireyleri eğiten, gönüllere sevgi, sözlere hikmet ve hayata erdem katan bu öğreti, toplumsal birlikteliğimizin en kıymetli harcıdır. Hünkâr Hacı Bektaş Veli’nin kutlu nasihatiyle diyoruz ki: Bir olalım, iri olalım, diri olalım” ifadelerini kullandı.
“MİRASI GELECEĞE TAŞIYACAĞIZ”
Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı Esma Ersin de, derginin ortak hafızayı canlı tutmayı, düşünsel derinliği artırmayı hedeflediğini belirterek, “Alevi-Bektaşi öğretisini günümüz dünyasının ihtiyaçlarını da dikkate alarak yaşatmayı, geçmişin mirasını geleceğe taşımayı ilkesel bir duruş ve önemli bir mesuliyet olarak görüyoruz” ifadelerini kullandı. Derginin ilk sayısında Alevi- Bektaşi inanç ve kanaat önderlerine ait yazıların yanı sıra Alevilik-Bektaşilik ve sanat arasındaki ilişki, Tunceli’de Aleviliğin toplumsal değişme sürecinden nasıl etkilendiğine ilişkin makaleler yer aldı. Dergide, TBMM’nin I. döneminde “Dersim Mebusu” olarak göreve başlayan Diyap Ağa’nın yaşamı ve görüşleri de ele alındı.
BİR FOTOĞRAFIN HİKAYESİ
1831 yılında Tunceli’de doğan Diyap Ağa, I. TBMM’nin Dersim mebusu kimliği ile tanınmıştır. Milli bir duruşu olan Diyap Ağa her şart ve durumda devletin yanında yer almıştır. İsyanların bastırılmasında da kritik rol oynamıştır. Diyap Ağa’nın devlete ve millete hizmetleri Kurtuluş Savaşı süresince sınırlı kalmamıştır. Daha sonrasında da devam etmiştir. Meşhur fotoğrafın, Millî Mücadele’nin zaferle bittiği günlerde Atatürk’ün Diyap Ağa’yı da yanına alarak otomobili ile Eskişehir’e yolculuk yaptığı sırada gerçekleşmiş olduğu tarihçiler tarafından söylenmektedir. Diyap Ağa yaşamı süresi içinde önce Ermeni ve sonrasında işgallere karşı ve müteakiben de Koçgiri ve Şeyh Sait isyanlarında daima devlet yanında olmuştur. Farsça bilen Diyap Ağa 1935 yılında 104 yaşında vefat etmiştir.
https://www.sabah.com.tr/gundem/2025/10/26/gelin-canlar-bir-olalim