Bu kötü yönetime dur demeli

“İZMİR’DE NEDEN OLMASIN”

Biz Menemen’de başardık, İzmir’de neden başarmayalım. İzmir’i bu girdiği girdaptan, yaratılan bataklıktan çıkarıp hak ettiği yere taşımak, inanmış kadrolarla hiç de zor değil. İzmir en iyisini hak ediyor. İzmir’imiz en güzel yatırımları hak ediyor. İzninizle ben buradan Sayın Cumhurbaşkanımızdan bir talepte bulunacağım. Sayın Cumhurbaşkanım; İzmir’in size ihtiyacı var. İzmir’in AK Parti’ye ihtiyacı var. İzmirliler, burada yaşayanlar, bu kabiliyetsiz, vizyon yoksunu, sadece kendi ikballerini düşünen zihniyete mecbur değiller. Sayın Cumhurbaşkanım; ben size inanıyorum. Ben sizin memleket sevdanıza inanıyorum. Ben sizin millet aşkınıza inanıyorum. Ben sizin liderliğinizde AK Parti belediyeciliğinin neler başardığını Menemen’de bizzat yaşıyorum. Bu sürece katkı koymaktan ayrıca onur duyuyorum. İzmir’de de bunu yapabiliriz. İzmir’i bu bataklıktan, bu kabiliyetsiz yönetimden kurtarmanın zamanı geldi de geçiyor. Ege’nin incisi güzel İzmir’imiz ve İzmir’de yaşayanlar bunu fazlasıyla hak ediyor. O zaman mesele milletse, mesele İzmir se, biz bunu yaptık, yine yaparız.

‘3 ŞEYDEN KURTULMAMIZ GEREKİYOR’

BIRINCISI, 2019 yerel seçimlerinde İzmir’in en küçük ilçelerinden biri olan Seferihisar’da belediye başkanıyken, Türkiye’nin 3. büyük şehri İzmir’e şehriemin olarak seçilen, sözleriyle yaptıkları birbirini tutmayan, seçildiği kente yabancı, sorunlarından bihaber, başka başka hayalleri için belediye başkanlığını basamak olarak gören, kendisini partisinin de üstünde görüp şehrinin dertlerini çözmek yerine siyaseti dizayn etmeye çalışan, aslında ikisini de beceremeyip eline yüzüne bulaştıran, 2019 yerel seçimlerinde CHP’den aday olduğunu zannettiğimiz Büyükşehir Belediye Başkanı’ndan kurtulmamız gerekiyor.

İKINCISI, İzmir’e bilerek isteyerek, tasarlayıp planlayarak ihanet edenlerden, milleti aptal yerine koyup 5 yıl hiç bitmeyecek zannedenlerden, şehri yerine bir avuç insanın yaşam kalitesini ve refahını düşünüp onun için çalışanlardan, Türkiye’nin en az borçlu finansal yapısı “İzmir Modeli” adıyla üniversitelerde akademisylenler tarafından panellere konu olan bir durumdayken, görevi devraldığı 2019 Nisan ayından beri yönettiği belediyeyi 52 ayda borç batağına sürükleyip, piyasadaki itibarını yok edip, İzmir Modeli’nden, gırtlakta borç modeli haline getiren, çalışanların sosyal haklarını ödeyemez hale getiren kabiliyet yoksunlarından kurtulmamız gerekiyor.

ÜÇÜNCÜSÜ ise şu… Milletine inanmayanlardan, şehrine güvenmeyenlerden, başka vesayet odaklarının kuklası olanlardan, hayalleri ve rüyaları ne memleket ne millet olanlardan kurtulmamız gerekiyor.

‘BU ZİHNİYETİ REDDEDİYORUM’

Ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Alevi bir yurttaşım, bununla da gurur duyuyorum. Bizi yani Alevileri oy deposu olarak görüp seçimden seçime hatırlayıp sanki mecburmuşuz gibi gören bu zihniyeti reddediyorum.

Yorum yapın