Özellikle 5 yıldan beri daha sık görülmeye başlanan uyuz vakaları, bu yıl en yüksek seviyelerine ulaştı. Çeşitli şikâyetlerle gelen çoğu hastaya uyuz teşhisi konulmaya başlandı. Dermatoloji Uzmanı Dr. İhsaniye Dönmez Çiçek, uyuz hastalığıyla ilgili bilgiler verdi. Uzm. Dr. Çiçek, uyuz hastalığının yayılmasının nedenlerini şöyle sıraladı:
Okullarda ve kreşlerde çocukların çok fazla yakın temasta bulunması.
Spor salonlarında matların ve bazı antrenmanlarda giysilerin ortak kullanılması.
Toplu taşımalarda insanların birbirine yakın durması ve oturma yerlerinin ortak kullanılması.
Mağazalarda kıyafet denerken o kıyafetlerin uzun süre kişilerin üzerinde kalması.
Restoran ve kafeteryalarda ortak alanların kullanımı.
TEDAVİDEN KAÇMAYIN
Özellikle ailede uyuz vakası olan kişilerin tedavi olması gerektiğini belirten Uzm.
Dr. Çiçek, “Ancak kaşınmayan kişiler ‘Ben uyuz değilim” diyerek, tedavi olmaktan kaçıyor.
Bu kişilere hiçbir tedavi uygulanmamasıyla birlikte uyuzun yayılımı da hızlanabiliyor” dedi.
HEMEN BELİRTİ VERMEZ
Uyuzun, Sarcoptes scabei var hominis adı verilen bir parazitin, derinin üst epidermis tabakasında yerleşerek oluşturduğu bir hastalık olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Çiçek, şöyle dedi:
“Bu parazit kişiye ilk bulaştığı esnada belirti vermez. Öncelikli olarak bir inkübasyon dönemi geçirir. Bu inkübasyon dönemi içerisinde deride tüneller açar, parazitin dişisi bu tünellerin içerisine yumurtalarını bırakır.
Deriye girişten yaklaşık 45 ila 60 günlük bir süreç sonrasında parazitin dışkılarıyla ve bırakılan yumurtaların çatlayıp erişkin parazitlerin ortaya çıkmasıyla birlikte ciltte belirtiler görülmeye başlanır.”
NASIL BULAŞIR?
Enfekte olan kişiyle doğrudan temas ve bu temasın en az 15-20 dakika sürmesi sonucu uyuzun bulaşabileceğini söyleyen Uzm. Dr. Çiçek, “Aynı yatakta uyumak, sarılmak ve enfekte olan kişinin kişisel eşyalarını, giysilerini, havlularını, yatak takımlarını kullanmak gibi durumlar bulaşma riskini artırmaktadır” dedi.
BELİRTİLERİ NELERDİR?
Uyuzun teşhisinde ilk belirtinin gece kaşıntısı olduğunun altını çizen Uzm. Dr. Çiçek, “Bunun dışında vücutta kendine özel spesifik bir döküntü tarzı vardır. Klinik teşhis dermatoloji doktorları tarafından konulur. Ama normal kişiler vücutlarında kaşıntı tespit ettiklerinde ve özellikle mahrem bölgelerinde, göbek etrafında, parmak aralarında, bilek iç yüzlerinde gibi bölgelerinde kaşıntı söz konusuysa ve de bu kaşıntı geceleri çok artıyorsa, şüphelenip mutlaka bir dermatoloji doktoruna başvurmaları gerekmektedir” dedi.
AİLEYE AYNI ANDA TEDAVİ
Uyuz tedavisinin mutlaka bir dermatoloji uzmanı tarafından yapılması gerektiğini belirten Uzm. Dr. Çiçek, “Bu konuda bazı lokal preparatlar ve sistemik ajanlar kullanılmaktadır. Tedavide, birlikte yaşayan tüm aile bireylerinin, semptomu olmasa bile aynı anda tedavi olması çok önemli bir kriterdir. Klasik tedavisi 3 günlük bir süreci içermektedir; ancak kaşıntıların sonlanması 10 ila 20 günü bulmaktadır” dedi.
TEMASTAN KAÇININ
Uyuz hastalığından korunmak için velilerin çocuklarını bu hastalığa karşı bilinçlendirmesinin şart olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Çiçek, şu uyarılarda bulundu: “Çocuklar, diğer arkadaşlarıyla çok yakın temasta olmamalı, okul içerisinde birbirlerinin giysi, kıyafet ya da diğer kişisel eşyalarını paylaşmamalıdır. Öğretmenler ve okul yönetiminin bu konuda uyarılarda bulunması ve eşyaların kesinlikle kişiselleştirilmesi gerekmektedir. Bu tür önlemler alınamıyorsa da uyuzun bulaşmasını engelleyici bazı preparatların doktora gidilerek reçetelenmesi uygun olacaktır.”