Soğuk havalarda kalp krizi riski daha yüksek

Mevsim değişikliklerinin hastalıkların oluşumu ya da seyrini etkilediği Hipokrat döneminden beri biliniyor. Yapılan çalışmalar, bazı hastalıkların bazı mevsimlerde daha sık görüldüğüne işaret ediyor. Bu durum, insan sağlığını etkileyen faktörler arasında çevresel faktörlerin önemini de gösteriyor.

TATİLDEN SONRAKİ STRESE DİKKAT

Sonbahar ile birlikte havalar soğumaya başladı. Bu kapsamda Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Gönenç Kocabay, şu bilgileri verdi: “Sonbahar-kış aylarında özellikle başta nezle, grip, zatürre gibi enfeksiyon hastalıklarında artış olduğu gibi kalp hastalıklarının da sıklığı ve önceden hasta olanlarda hastalığın alevlenmeleri daha fazla olmaktadır.

Özellikle hava sıcaklığında ani değişimler, kış aylarında gündüz süresinin kısalığı, tatil döneminden sonra oluşan yoğun stres, hava kirliliği, fiziksel aktivitede azalma, ruhsal ve hormonal değişimler ile beslenme hataları gibi etkenler, kalp sağlığını olumsuz etkilemektedir.” “Kış aylarında, yaz aylarına göre kalp krizi riski artmaktadır” diyen Prof. Dr. Kocabay, şunlara dikkat çekti: “Soğuk hava, özellikle kol ve ayaklarda bulunan atardamarlarda büzüşmeye yol açar. Böylece kalp hızı ve kan basıncı yükselir. Soğuk havanın kanda yarattığı değişiklikler kanda pıhtı oluşma riskini artırır ve bu durum kalp krizi ve inme riskini yükseltir. Soğuk havalar özellikle önceden kalp krizi geçirenlerde, yaşlı veya diyabet, hipertansiyon (yüksek kan basıncı), sigara kullanan, şişman ve hareketsiz yaşam biçimini benimseyen kişilerde kalp krizi riskini artırmaktadır. Bu kişiler, nefes darlığı veya göğüs ağrısı meydana gelmesi durumunda acil destek almalı. Yapılan bir çalışmada, özellikle yaşlı, diyabetik ve erkeklerde, hava sıcaklığının 15 derecenin altında olması halinde kalp krizinde dramatik artış olduğu gösterilmiştir. Aynı çalışmada havanın soğuk olması dışında, kuvvetli rüzgar ve fazla ısı değişimleri de kalp krizi riskini artırmaktadır.”

KONTROLLERİNİZİ DAHA SIK YAPTIRIN

Yüksek kan basıncının (hipertansiyon) kalp hastalığı ve inme için önemli risk faktörü olduğunu belirten Prof. Dr. Kocabay, “Kış aylarında fiziksel aktivitede azalma ve kilo alımının artmasının etkisiyle hipertansif kişilerde, yaza göre daha yüksek kan basıncı ve daha kötü kan basıncı kontrolü olduğu gösterilmiştir. Bazı hastalarda ek ilaç verilmesi gerekebilir. Hipertansiyon hastaları bu dönemde kan basıncı kontrolünü daha sık yapmalıdır” diye konuştu.

BU ÖNLEMLERE DİKKAT

Hastalığı önlemek ve hastalığa bağlı oluşabilecek ciddi sorunları engellemek için özellikle yüksek risk gruplarında alınacak önlemleri ise Prof. Dr. Kocabay şöyle sıraladı:

Grip aşınızı mutlaka olun. Ekim ve kasım ayları grip aşısı için ideal zamandır. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), 65 yaş ve üzeri kişiler, kronik hastalığı olanlar (kalp, akciğer hastalığı olan, diyabet, kanser hastaları, bağışıklık sistemi düşkün hastalar) için yıllık aşılamayı önermektedir.

Soğuk havalarda, üşütmeyecek kadar kalın ve boyun ile göğsü örtecek şekilde giyinilmelidir.

Kışın azalan fiziksel aktiviteyi artırmak için özellikle güneşli saatlerde yürüyüş yapmalı, egzersiz yapılacak ise spor salonları gibi kapalı mekanlar tercih edilmelidir. Ancak, soğuk ve rüzgarlı havalarda, tok karnına uzun süre yürüyüş yapılmamalıdır.

Bu dönemde vitamin D takviyesi kalp sağlığı için önemlidir.

OCAK AYINDA ARTIŞ DAHA FAZLA

MEVSIMSEL değişimin kalp yetersizliğine bağlı ölüm ve hastaneye yatış süresi üzerinde de olumsuz etkisi olduğunu belirten Prof. Dr. Kocabay, “Kış aylarında, özellikle ocak ayında kalp yetersizliği nedeniyle hastaneye yatırılan yaşlı hastalarda ölüm ve hastanede kalış süresinin daha fazla olduğu gözlenmiştir” dedi.

Yorum yapın