Konuk olarak katıldığı programlar ve yaptığı açıklamalarla gündeme gelen Dr. Ayça Kaya, vücudu kışa hazırlama mevsiminin sonbahar olduğunu belirterek bu konuda uyarılarda bulundu.
Dr. Ayça Kaya, havaların soğumaya başlamasıyla beraber iştah artışı, tatlı isteği, hareketsizlik ve metabolizma yavaşlaması gibi durumlar ortaya çıkabildiğini, bunların yanı sıra sonbaharda ilk vazgeçilen içeceğin ise su olduğunu belirterek, “Değişen mevsimle beraber vücudumuzu optimum düzeyde tutmak bizlerin elinde. Özellikle son yıllarda havanın bir sıcak bir soğuk olması sebebiyle bağışıklık sistemimizi de mevsimlere kurban edebiliyoruz. Bu sebeple sonbahar ayı meyvelerinden portakal, mandalina, elma, nar, armut, kivi, muz, cennet hurması; sebzelerden ise kereviz, pırasa, lahana, karnabahar, brüksel lahanası, brokoli, ıspanak günlük beslenmemizde yer almalıdır.” şeklinde konuştu ve uyarılarını şöyle sıraladı:
SONBAHAR AYLARINDA AĞIR YİYECEKLERDEN UZAK DURUN
Özlediğiniz taze ıspanak, pırasa, kereviz, turp, kırmızı pancar, kırmızı ve beyaz lahanayı yeniden sofralarınıza koymaya başlayabilirsiniz. Posa içeriği yüksek olan bu sebzeler tok tutar ve bağırsaklarınızın çalışmasına yardımcı olur. Mevsim geçişinde metabolizmanız yavaşlayabilir bu sebeple akşam yemeklerini sebze tüketerek daha hafif bir şekilde geçirebilirsiniz.
ANTİOKSİDAN İÇEREN YİYECEKLER İLE BAĞIŞIKLIĞINIZI DESTEKLEYİN
Stres, düzensizyaşam, yanlış beslenme, çevrekirliliği gibi birçokfaktörvücudumuzdaoksidatif strese neden olur. Yediğimiz yiyecekleri renklendirerek yani antioksidan alımımızı arttırarak bu oksidatif stresten kurtulabiliriz. Bu dönemi en sağlıklışekildegeçirebilmekiçin beslenmenizde karbonhidrat, protein ve yağları dengeli bir şekildetüketmeyeözengösterin. Bağışıklık sistemimizi güçlü tutmak için mevsim meyve ve sebzelerine tüketmeyeönem verin. Antioksidanlar renkli meyve ve sebzelerde bulunur ve çeşitli hastalıkların önlenmesine yardımcı olur.
Kış aylarında sıklıkla yaşanansoğukalgınlığı, grip, nezle gibi durumlara karşısavaşmaya hazır olan bağışıklık sisteminizi sağlıklı ve dengeli beslenme ile güçlendirin. Sonbahar aylarında yeterli vitamin ve mineralikarşılamakiçinaşağıdaki yiyecekler günlük beslenmenizde her zaman bulunsun. Çinkoiçinyağsız kırmızı et, deniz ürünleri, süt, tahıllar, mercimek; E vitamini içinyağlı tohumlar (fındık, ceviz, badem), bitkisel yağlar; Demir için et, baklagiller; C vitamini için portakal, greyfurt ve mandalina gibi turunçgiller ve kivi tüketimineözengösterin. C vitamini suda çözünen bir vitamindir. C vitamini büyük miktarlarda tüketildiğinde idrar yoluyla vücuttan atılır. Bu nedenle günlük olarak C vitamini içeren besin kaynaklarının tüketimiönemlidir.
PROBİYOTİK VE PREBİYOTİK BESİNLER TÜKETİN
Bağırsakmikrobiyomumuzun (yani bağırsaklarımızdakitüm bakterilerin) sağlığımızın her yönünü etkilediği artık çok iyi bilinen bir gerçek. Ruh sağlığındanbağışıklık sistemimize kadar, sağlıklı bir mikrobiyota sahip olmak genel sağlıkiçinçokönemlidir. Bağırsaksağlığınıziçin diyetinize probiyotik besin kaynaklarını ekleyin. Probiyotik kaynakları yoğurt, kefir, ayran gibi kaliteli fermente sütürünleri, tarhana, sirke, fermente peynirler, şalgam suyu ve turşuşeklinde sıralayabiliriz.
Probiyotikdeğeriyüksek yiyeceklerle aldığımız bakterileri bağırsaklarımızda beslemek için de prebiyotikdeğeriyüksek yiyecekler de yememiz gerekiyor. Prebiyotikdeğeriyüksek yiyecekler neler diye bakarsak, muz, elma, lahanagiller, soğan, sarımsak, enginar, pırasa gibi sebzeleri sayabiliriz. Yani bir anlamda probiyotiklerle iyi bakterileri yiyoruz, prebiyotiklerle de iyi bakterilerimizi besliyoruz. Bu nedenle bu sonbahar probiyotik ve prebiyotik alımınıza dikkat edin.
HAFTADA 150 DAKİKANIZI SPORA AYIRIN
Haftalık 150 dakika spor çok diye düşünmeyelim. 1 her zaman 0’dan üstündür. Haftada 3 gün 50 dakika yapacağınız orta tempoda bir fiziksel aktivite kış ayı boyunca yaşam standartlarınızı arttırır. Sıcak havaların bittiği bu dönemdeaçık havada vakit geçirmekiçin en iyi zamanlardır. Bu yüzden uzun yürüyüşler yaparak veya bisiklet sürerek en iyi şekildeaçık havadan faydalanın. Egzersiz yapmak kişinin ruh haline ve yaşam doyum düzeyine olumlu katkılar yapmaktadır. Çalışmalar, egzersizden sonra kişilerin daha iyi bir ruh haline sahip olduğunu göstermektedir.”